OSTEOARTRİT ve PRP (Trombositten Zengin Plazma)
PRP uygulamasından bahsetmeden önce kireçlenme (osteoartrit) ve tedavisine kısaca değinmekte fayda var.
(dizde ekleminde kireçlenmesi ile ilgili olarak bu web sitesinde bulunan "DİZ EKLEMİNDE KİREÇLENME" başlıklı yazıyı da okuyabilirsiniz)
Eklemlerin kireçlenme hastalığı günümüzde en sık izlenen sağlık problemlerinden bir tanesidir. Kıkırdağın kan damarları olmadığı için kendini yenileme kapasitesi ve buna bağlı olarak da iyileşme potansiyeli sınırlıdır. Kireçlenmenin (Osteoartrit) nasıl meydana geldiği kesin olarak anlaşılamadığı için hastalığı ortadan kaldıracak kesin tedavi yöntemi de henüz bulunamamıştır. Hastalıkta izlenen kıkırdak yıkımı ve belirgin kıkırdak kabı hastalığın son evrelerinde ortaya çıkar. Ancak hastalığın mekanik, hücresel ve biyokimyasal anormallikler sonucu oluştuğu düşünülmektedir.
Hastalığın başlangıcında kıkırdak hücreleri ve hücreler arasındaki dokuya hasar veren zararlı moleküller kontrolsüz biçimde artar. Bu artış; kıkırdak dejenerasyonu, kıkırdak hücre ve doku hasarı, sistemik inflamasyonda artış, kıkırdak ölümü, yeni kemik oluşumları ve kemikte şekil değişikliklerine sebep olur.
Kireçlenmeyi tamamen ortadan kaldıran herhangi bir tedavi yoktur. Tedavi hedefi daha çok 2 noktada yoğunlaşır;
Uygulanan tedavi programlarının hedefi;
Bu sebeple kireçlenme tanısı olabildiğince erken konulmalı ve tedavideki son seçenek olan diz protezi aşamasına gelmeden erken tedaviye başlanmalıdır.
Tedavi basamaklarına göz atacak olursak;
1. Non-farmakolojik tedavi (İlaç dışı tedavi)
2. Farmakolojik tedavi
3. Enjeksiyon tedavileri
Farmakolojik - Non-farmakolojik yöntemlerle sonuç alınamayan hastalarda CERRAHİ TEDAVİ YÖNTEMLERİ uygulanır;
PRP (TROMBOSİTTEN ZENGİN PLAZMA)
Hastanın kendi kanından elde edilen bir üründür.
Hastadan yüzeysel venlerinden venöz kan alınır. "Özel Tüpler" içinde bu kan toplanır ve bu tüplerin içinde santrifüj yapılır. Oluşan konsantre plazma ürünü eklem içine enjeksiyonla verilerek tekrar hastaya uygulanır. Oluşan bu konsantre plazma ürünü yüksek miktarda trombosit içerir. Trombositler doku hemostazının sağlanmasında, inflamasyon ve koagülasyon yanıtının düzenlenmesinde etkin rol alırlar. Örneğin; Kondrosit ölümünün engellenmesi, yeni kemik ve damar oluşumu, inflamasyonun kontrolü, kollajen sentezi vb.
İşte PRP bu yüzden kireçlenmeden muzdarip hastaların tedavisinde yeni bir tedavi yöntemi olarak ortaya çıkmıştır.
PRP NASIL YAPILIR?
Tüm PRP'ler aynı değildir.Hazırlanma protokolleri standart değildir.
Alınan kan örnekleri "Özel Tüplerde" toplanır. Bu tüplerin içinde santrifüj yapılır. Şekilli kan hücreleri ağırlıklarına göre tüpün dibine çökerler.
Bu santrifüj uygulaması 1 veya 2 kez yapılabilir.
Tek santrifüj uygulamasında; trombosit içeren plazma tabakası ve kırmızı-beyaz kan hücreleri içeren tabakalar ayrılır. Tek santrifüj sistemlerinde tam kandakine kıyasla 1-3 kat daha fazla trombosit toplanır. hazırlama süresi kısadır (<10 dk.), bu da pıhtılaşmanın önlenmesi için antikoagülan kullanımına olan ihtiyacı ortadan kaldırabilir.
2 santrifüj uygulaması kullanan sitemler kan örneğini 3 tabakaya ayırırlar; eritrosit (kırmızı kan hücresi) tabakası, trombosit ve lökosit (beyaz kan hücreleri) içeren Buffy Coat tabakası, hücre içermeyen plazma tabakası.Burada önemli olan Buffy Coat tabakasıdır ve çok yüksek miktarlarda trombosit (tam kandaki trombosit sayısının 5 katından fazla) içerir. Hazırlanma süresi uzundur, 30 dk veya üzerindedir. Hazırlanma döneminde örneğin pıhtılaşmasını önlemek için bir antikoagülan kullanılması gerekir.
PRP NASIL ETKİ EDER?
Büyüme Faktörleri
Trombositlerin içinde Alfa-granüller (kesecikler) bulunur. Büyüme faktörleri, koagülasyon faktörleri, sitokinler, kemokinler trombosit içinde depolanır. Bunlar; kıkırdak hücreleri ve kondrojenik mezenkimal kök hücre çoğalmasını sağlar, kondrositlerin yaptığı kıkırdak matriks yapımını arttırır, inflamasyonu başlatması muhtemel olan sitokinlerin katabolik (yıkıcı) etkisini azaltır.
Kireçlenme tedavisinde etkili olan Growth (büyüme) Faktörü (GF) ve GF ailesi: TGF-β, ILGF-1, BMPs, PDGF, VEGF, EGF, FGF, HGF'dür . TGF-β kıkırdak rejenerasyonundan sorumludur. Kondrosit (kıkırdak hücresi) farklılaşması ve çoğalmasını sağlar. mezenkimal kök hücrelerin kondrojenik farklılaşmasında etkili olur. Zararlı moleküller olan IL-1 ve diğer pro-inflamatuvar sitokinlerin etkilerini bloke eder. Kısacası burada bildirilen moleküller;
PRP ve Lökositler (Beyaz Kan Hücreleri)
Tek veya çift santrifüj uygulaması ile hazırlanan PRP'lerde lökosit içeriği farklıdır.
Lökositlerin de iyileşmede, özellikle de enfeksiyonun önlenmesinde, etkili olan enzim ve sitokinlere (molekül) sahip oldukları bilinir. Karşı görüşte olanlarda lökositlerin pro-inflamatuvar enzim ve sitokinlere sahip olduğunu ileri sürerler. PRP'nin olumlu etkilerini bloke edebileceği düşünülmektedir ancak bunu gösteren 1. dereceden bilimsel deliller mevcut değildir. Ancak Lökositten zengin PRP'nin lökositlerden kaynaklanan ilave yararlı etkilerini gösteren bilimsel yayında mevcut değildir.
Diğer PRP etkileri
Bireysel olarak mevcut olan büyüme faktörlerinin etkisi ile beraber PRP'nin kireçlenme hastalığında ilave etkileri oluşur.
Diğer Özellikler
Kaynak: Current Reviews in Musculoskeletal Medicine (2018) 11:583–592